İğneada Limanköy Fransız Feneri
İğneada Fransız Feneri, 1866 yılında Osmanlı Sultanı Abdülaziz döneminde kıyı güvenliğini sağlamak amacıyla inşa edilmiştir. Halk arasında “Fransız Feneri” olarak anılan yapı, 20 mil uzaklıktan görülebilen güçlü bir ışık kaynağıdır

Selvet Nine ve Fransız Feneri: “Siz Hiç Deniz Kızı Gördünüz mü?”
Deryada bir ceviz kabuğu gibi ordan oraya savrulan gemilerde denizciler, gözleri kör eden karanlıkta kendilerini karaya kavuşturacak bir ışık ararlarmış. Ümitsizliğin en cesurunu kuşattığı anda denizden bir deniz kızı çıkar; elinde dalgaların söndüremediği bir meşale, o önde denizciler arkada güvenli sulara kadar hepsine yol gösterirmiş. Sadece denizcilere görünen deniz kızı istese de karaya çıkamazmış.
İçinde “kız kulesi” olan hikayeleri hatırlayın bir! Boğazdaki Kız Kulesi’ni, Mersin’deki Kız Kalesi’ni, Van Gölü’nün orta yerindeki Akdamar’ı hatırlayın. Hapsedildikleri bu kalelerden-kulelerden sevdiklerine ışığıyla yol gösterenler de bir deniz kızı değil miydi aslında?
Fransız Feneri…
Abydos kıyılarında Hera, elinde meşaleyle Leandros’u beklerdi. Hani bir fırtınalı gecede meşalesinin ışığı sönmüştü de Leandros’u sular almıştı. Babası tarafından hapsedildiği adada elindeki meşaleyi babasının askerlerine kaptırmıştı Tamara da; sevgilisi gece kör karanlıkta Van Gölü’ne kulaç atarken askerler fenerin ışığını söndürmüşlerdi. Işığını kaybeden âşık son feryadında sitem etmemiş miydi?
“Ahhh Tamara!”
(Akdamar Adası’nın ismine dair efsane.)
Denizciler uzak ufuklarda onlar için bir ümit demek olan ışığı hep gözlemiş durmuşlar. Nice nice seneler sonra denizin dövdüğü kayalıkların, uçurumların başına koca koca fenerler yapılır olmuş. Bir çaktı mı fersah fersah öteden nurunu gösteren fenerler her biri… İşte o zaman deniz kızlarını unutmuş denizciler. Kendilerine ihtiyaç kalmadığını anlayan deniz kızlarıysa derin sulara dalmışlar, bir daha da göze görünmemişler.
Ama ben bilirim ki; o deniz kızlarından biri neredeyse bir asırdır gözler önünde ama sırrını ele vermemeye çalışarak İğneada’da yaşıyor…

Limanköy Fransız Feneri
Selvet Nine’nin Fransız Feneri: Karada Bir Deniz Kızı
İğneada’nın en önemli yapılarından biri olan Fransız Feneri, Limanköy’de 1866 yılında Fransız müteahhitler tarafından inşa edildi. Deniz seviyesinden 44 metre yükseklikte, kule yüksekliği ise 8 metre olan bu fener, tam 20 mil uzaklıktan bile görülebiliyordu. Fakat Fransız Feneri sadece bir deniz feneri değil, aynı zamanda unutulmaz bir hikâyeye ev sahipliği yapıyordu: Selvet Nine’nin hikâyesine!
Tarihi ve Efsaneleri
Fransız Feneri, Osmanlı döneminde Sultan Abdülaziz’in kıyı güvenliğine verdiği önemin bir göstergesi olarak inşa edilmiştir. Denizciler için yön gösteren bu fener, efsanelere de ilham vermiştir. Hikayelere göre, deniz kızları eskiden denizcilere yol gösterirken, büyük fenerlerin inşasıyla unutulmuşlar ve denizlerin derinliklerine çekilmişlerdir.
Ancak İğneada’da bir “deniz kızı” halen yaşıyor: Selvet Nine. O, çocuk yaşta buraya gelin gelmiş ve yıllarca feneri ayakta tutmuştur. Eşi Osman’ın vefatının ardından tam 14 yıl boyunca tek başına feneri çalıştırmıştır. Bu süreçte, üç kızını büyütmüş ve zor şartlara rağmen denizciler için ışığı hiç söndürmemiştir.
Göçle Gelen Kader
Selvet Kuçak, daha 5 yaşındayken ailesiyle birlikte Bulgaristan’dan Beğendik Köyü’ne göç etti. Hayat onu genç yaşta, İğneada’nın Limanköy’ündeki fenerin gelini yaptı. Kayınpederi burada feneri çalıştırıyordu. Zamanla işler değişti, kayınpederi öldü ve fenerin sorumluluğu kocası Osman’a kaldı. Fakat Osman askere gitmek zorunda kaldı ve bir daha geri dönmedi.
O andan itibaren Selvet Nine, 14 yıl boyunca tek başına denizcilere rehberlik eden ışığın sahibi oldu. Üstelik fenerde doğan bir kızı bile vardı! Fırtınalı gecelerde, sert Karadeniz rüzgârlarının ortasında, yalnız başına ama dimdik ayakta duran bir deniz feneri bekçisiydi.
Konumu ve Özellikleri
- Bulunduğu Yer: Limanköy, İğneada
- Denizden Yüksekliği: 44 metre
- Kule Yüksekliği: 8 metre
- Görünürlüğü: 20 mil uzaklıktan görülebiliyor
- İşletme Durumu: Önceden özel bir işletmeye devredilmiş, ancak şu an bakımsız durumda
Fenerin bulunduğu bölge, Karadeniz’in hırçın dalgalarına karşı güvenli bir liman sunan İğneada Limanköy girişinde yer alır. Buraya ulaşmak için İğneada şehir merkezinden 7 km yol kat edilmesi gerekiyor.
Işık Saçan Bir Kadın
Selvet Nine sadece feneri çalıştırmakla kalmadı, aynı zamanda bu yalnız kayalık tepesinde üç kızını da büyüttü. Yaşamını fenerin ışığına adamıştı. Geceleri gaz lambalarını hazırlıyor, mekanizmayı kuruyor, aksamadan ışığın yanmasını sağlıyordu.
Ancak fener yalnız değildi. Fenerin ışığından büyülenen Limanköy’ün kızları, Selvet Nine’yi sık sık ziyaret ederdi. Fenerin pencerelerinden gelen kahkahalar sınırdaki askerlerin de ilgisini çekti. Ancak Selvet Nine, fenerin kutsallığını korumakta kararlıydı. Bir gece fenerin pencere demirlerini siyah ve yeşil boya ile boyayarak askerlerin fenerde izinsiz bulunduğunu kanıtladı! Böylece bir daha kimse fenerin kutsal alanına izinsiz giremedi.
Günümüzdeki Durumu
Son yıllarda fenerin işletmesi özel sektöre devredilmiş, ancak gerekli bakım ve temizlik yapılmadığı için çöp yığınlarıyla kaplı bir hale gelmiştir. İğneada’nın sembolü olan bu tarihi yapı, yerel yetkililer tarafından yeterince korunmamaktadır.
Ziyaretçilerin uğrak noktalarından biri olan fener çevresi, eski ihtişamını koruyamasa da hâlâ tarihi bir atmosfer sunmaktadır. Bölgeyi ziyaret edenler için yakındaki mesire alanları ve Dalyan Koyu, denize girmek için ideal alanlar arasında bulunmaktadır.
Limanköy Fransız Feneri, hem tarihi hem de kültürel açıdan büyük bir öneme sahiptir. Ancak şu an yeterli ilgi görmediği için bakımsız ve kirli bir durumda bırakılmıştır. İğneada’nın sembollerinden biri olan bu yapının restore edilmesi ve tekrar turizme kazandırılması büyük bir gerekliliktir.
❓Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
- Limanköy Fransız Feneri’ne nasıl gidilir?
- İğneada şehir merkezinden yaklaşık 7 km uzaklıktadır. Özel araç veya yürüyüşle ulaşılabilir.
- Fransız Feneri neden bu ismi almıştır?
- 1866 yılında Fransız müteahhitler tarafından inşa edildiği için bu isimle anılmaktadır.
- Fenerin günümüzdeki durumu nasıl?
- İşletmesi özelleştirilmiş olup, yeterince bakım yapılmadığı için çöp yığınları ve bakımsızlık dikkat çekmektedir.
- Bölgedeki diğer gezilecek yerler nelerdir?
- Dalyan Koyu, Limanköy Mesire Alanı ve İğneada Longoz Ormanları mutlaka görülmesi gereken yerlerdir.
- Fenerin etrafında konaklama imkanı var mı?
- İğneada’da çeşitli oteller ve pansiyonlar bulunmaktadır. Ancak fenerin hemen yakınında konaklama tesisi yoktur.
Tarihi mirasımızı korumak ve turizme kazandırmak hepimizin sorumluluğu! İğneada Fransız Feneri’nin eski görkemine kavuşması için yetkililerin harekete geçmesi şart.